Günümüzde erkekler kadar kadınlar da saç dökülmesinden muzdarip. Maruz kaldığımız kimyasallar, hastalıklar, doğumlar, menopoz gibi nedenlerden birçok kadın saçlarını kaybediyor.
Erkek tipi kellik
30 yaşın altındaki erkeklerin yaklaşık üçte birini etkiler. 70 yaşın üzerindeki
erkeklerde bu oran %80’e kadar yükselir. Ayrıca beyaz tenli erkeklerde siyahi
erkeklere kıyasla daha yaygındır. Son yıllarda saç kaybı o kadar çok artmış durumda ki 2014’ten bu yana saç ekimi işlemlerinde de %60 artış
görüldü. Bu yöntem saç kaybının önüne geçebilecek en kalıcı çözüm gibi görünse
de aynı zamanda da masraflıdır. Ayrıca birçok erkeğin hayali tekrar saçlarına
kavuşmak olmasına rağmen işlemin acı verici olmasından ötürü endişe duyar. Artık hem kadınlar, hem de erkekler bu radikal çözümü seçebildiğinden, bugün saç ekimi yöntemleri hakkında bilgi vermek istedim.
Saç Ekimi İşlemi
Saç ekimi prosedürü,
saçları donör alan olarak bilinen, saç dökülmesinden etkilenmeyen bir alandan
almakla başlar. Alınan saçlar saçın inceldiği veya tamamen kel kalmış bir bölgeye
aktarılır. Yani bu işlemin yapılabilmesi için kafada az da olsa saç bulunması
şarttır. Başı tamamen kelleşmiş kişiler maalesef ki saç ektiremezler. İşleme
uygun olanlar için saç ekimi yapılabilecek iki
farklı yöntem vardır: foliküler ünite ekstraksiyonu (FUE) ve foliküler
ünite transplantasyonu (FUT).
Foliküler Ünite
Transplantasyonu Yöntemi
FUT için, doktor donör alanından doku şeritlerini
çıkardıktan sonra bu şeritleri ayrı foliküler birimlere keser. Daha sonra,
foliküler ünite greftlerinin dikkatlice yerleştirilmesi için kafa derisinde
küçük kesikler oluşturulur. Bu kesikler daha sonra bir miktar iz bırakabilir.
Foliküler Ünite
Ekstraksiyonu Yöntemi
FUE, saç ekimi yöntemi için modern bir yaklaşımdır.
Genellikle kişiler tarafından daha çok tercih edilir, çünkü daha az belirgin yara izi bırakır. FUE
için, bireysel saç folikülleri doğrudan hastanın boynunun arkası olan donör
alandan çıkarılır. Daha sonra bir mikro cerrahi uzmanı iğne kullanarak
folikülleri saç ekimi bölgesine aktarır.
İşlem yapılırken yüzüstü uzanmanız istenir. Başınızın arka
tarafından yaklaşık 3000 adet saç kökü
alınır. Bu sürecin öncesinde tabii kafa bölgesine sedasyon uygulanır. Yine de
bir miktar acı hissedilmesi mümkündür. İşlem aşağı yukarı 2 saat sürmektedir.
İşlemin bitişinde ayağa kalktığınızda yüzünüzün şiştiğini görebilirsiniz. Ancak
bu hemen herkeste meydana gelen bir etkidir. Kaç adet kıl kökü çıkarılmışsa
ekstraksiyon esnasında o kadar kesik atılacak demektir. Bu aşamada kesilme
sesini duymamak ve acıyı daha az
hissetmek için kulaklık
takabilirsiniz.
Hangi yöntemi seçerseniz seçin, nakledilen saçlar genellikle
işlemden 2 ila 3 hafta sonra dökülecektir. Bu yüzden bir süre kel olarak
dolaşmak zorundasınız. Birkaç ay içinde ekim yapılmış bölgede yeni kıl kökleri büyümeye başladığını
fark edebilirsiniz. Çoğu kişi 6 ila 9 ay içinde saçlarının %60’ının çıktığını
görmektedir.
Erkek Tipi Saç
Dökülmesi Nedeni Nedir?
Saç ekimi ne yazık ki ağrısız ve acısız bir işlem değildir.
Peki, bu kellik neden erkeklerde daha yaygın olarak görülüyor? Veya daha da doğru bir soru neden kadınlarda da erkek tipi saç dökülmesi görülüyor? Erkek tipi saç dökülmesi, dönüşmüş bir
testosteron formu olan dihidrotestosteron
(DHT) saç derisindeki saç foliküllerine saldırdığı için ortaya çıkar. Etkilenen
foliküllerin ürettiği kılların çapı giderek küçülür, uzunluğu kısalır ve rengi
daha açık hale gelir. Zamanla kıllar tamamen küçülür ve büyümeyi bırakır.
Kimler Saç Ekimi
Yaptırabilir?
Bütün insanlar DHT'ye yenik düşmezler. Bazı insanların
genleri DHT'ye direnmek üzere kodlanmıştır. Bu da muhtemelen yaşlanıncaya kadar
kellik sorunu ile karşı karşıya
kalmayacakları anlamına gelmektedir. Genellikle, erkeğin kafasının arkasındaki
ve kenarlarındaki foliküller DHT'yi savuşturmak için özel olarak kodlanır.
Kafalarının ön tarafının açılmaya başlaması ve yanlarda saç kalması bu
yüzdendir.
Kalıtsal saç
dökülmesi ile birlikte diğer faktörler de saç ekimi yaptırmanızı
sağlayabilir. Saçkıran gibi tıbbi
durumlar, küçük bölgelerdeki saçlarınızı veya tüm saçınızı kaybetmenize neden
olabilir. Ancak ne yazık ki saç ekimi bu koşulları düzeltemez. Saç dökülmesine,
kanser, artrit, depresyon, kalp problemleri, gut ve yüksek tansiyon için
kullanılan bazı ilaçlar veya stres de neden olabilir.
Erkek Tipi Saç
Dökülmesini Yavaşlatmak
Saç dökülmesini yavaşlatmak ve saç ekimi işlemine mecbur
kalmamak istiyorsanız, dökülmenin temel nedenini anlamanız gerekir. Örneğin,
saç dökülmeniz işle ilgili stresin bir sonucuysa, iş değişikliği saçınızın
yeniden çıkmasını sağlayabilir. Her saç tipi için farklı yollar ve tedavi
seçenekleri olduğu için öncelikle saç
dökülmesi tipi teşhis edilmelidir.
Yediğiniz yiyecekler ve kullandığınız şampuan da saçlarınızı
etkileyebilir. Sağlıklı saçlar için
yeterli miktarda protein, demir, çinko ve B12'ye ihtiyacınız vardır. Şampuanlar
söz konusu olduğunda, foliküllerinizi tıkayan kirleri temizlemek için
tasarlanmış ürünler aramalısınız. Mesela silikonlu
şampuanlar kullanarak folikülleri daha fazla tıkamaktan kaçınmalısınız.
Bunun yerine silikon, paraben ve renklendirici içermeyen daha az kimyasal
ürünleri tercih edebilirsiniz.
Saç Ekimi Olası Yan Etkileri
Saç ekiminden sonraki ilk birkaç gün boyunca,
aşağıdakilerden mustarip olabilirsiniz:
l Ağrıyan ve şişmiş bir kafa
derisi
l Geçici kaşıntı
l Uyku
güçlüğü
Kafa bölgesinde kan dolaşımı hızlandığı için bu tip yan etkiler görülebilir. Bu yüzden
başınızı yastığa koyduğunuzda da ağrı ve acı hissedebilirsiniz. Saç ekimi
sonrası bakım aşamasında çok dikkatli olunmalıdır. İlk üç gün geçtikten sonra
saçlarınız dökülmeye başladığında bir nebze daha rahat edebilirsiniz. Bu
süreçte elbette spora devam da
edebilirsiniz. Ancak başınızı bir yere yaslamanızı ya da uzanmanızı gerektiren
hareketlerden uzak durmak da yarar vardır. Onun yerine ayakta ya da oturarak
yapabileceğiniz spor çeşitlerini tercih edebilirsiniz.
Saç Ekimi Sonrasında Bakım
Herhangi bir operasyonda olduğu gibi, saç ekimi de küçük bir
aşırı kanama veya enfeksiyon riski
taşır. Alerjik reaksiyon
görülebilir, ancak cerrahınız böyle bir durumda size yol gösterecektir. Saç
foliküllerinin vücudunuz tarafından reddedilmesi gibi küçük bir risk de
bulunur. Ancak bu oldukça nadir görülür. Saçlarınızın yeniden çıkmasını
beklerken kafanıza olabildiğince az kimyasal uygulamak önemlidir. Bunun dışında
doktorunuzun yönlendirmesiyle çeşitli iyileştirici
ve adaptasyonu artırıcı ilaçlar kullanabilirsiniz. Saç derisinin sağlığı açısından beslenmenize dikkat etmeyi ve doğal
şampuanlar kullanmayı da atlamamalısınız.
Tüm Başı Kapatmak
İçin Kaç Adet Grefte İhtiyaç Vardır?
Greft olarak adlandırılan ve yama olarak da bilinen
uygulamada herhangi bir doku alınarak başka bir bölgeye nakil işlemi
gerçekleştirilir. Bu dokuların damar ve sinir bağlantısı olmaması en önemli
özellikleridir. Tüm Başı Kapatmak
İçin Kaç Adet Grefte İhtiyaç Vardır? Araştırılırken bu greftlerin
çevredeki dokulardan difüzyon yöntemi ile beslendiği görülür. Bu sayede de yeni
damar oluşumları görülür.
Greftler kullanılacağı zaman ince kalınlıkta olanları tercih
edilir. Vücuda yerleştirildiklerinde kabul edilmesi asıl amaçtır. Bundan dolayı
da az miktarda kullanılmalarına rağmen yüksek oranda tutmaları hedeflenir. Saç
kökleri de bu tür bir işlem sırasında kullanılan dokular arasında yer alır.
Saç ekimi yapılmadan önce hastanın doktor kontrolünde kaç
adet grefte ihtiyacı olduğu hesaplanır. Donör bölge olarak adlandırılan
kısımdan greft alınacağı zaman bunun yeterli miktarda olması önemlidir. Bir
greftte yaklaşık olarak 2-3 adet saç teli bulunur.
Başta meydana gelen azalmanın oranına bağlı olarak da
ekilecek saç miktarının belirlenmesi yapılır. Hesaplama yapılacağı zaman uzman
doktor nezaretinde bir kontrol yapılırken saç köklerinin hesaplanmasında bazı
araçlardan yararlanılır.
Greft Nedir?
Greft adı verilen uygulama genellikle yama olarak bilinir. Greft Nedir? Araştırıldığında bu
yamaların doku olarak alındığı ve başka bir bölgeye nakledildiği görülmektedir.
Nakil işlemlerinin ardından aktarıldıkları bölgeye tutunan bu dokular
canlılıklarını korumaya devam eder.
Uzman bir hekim tarafından aktarılması gereken greftlerin
çeşitli dokulardan oluşabilmesi mümkündür. Saç kökleri de bu tür greftler
arasında yer alır. Gelişen teknolojiler saç köklerinin donör olarak
adlandırılan bölgelerden tek tek çıkarılarak kelleşme ya da seyrelme olan
bölgelere aktarılmasına imkân vermektedir.
Aktarılan greftelerin yaşayabilmesi için dokulardan difüzyon
metodu ile beslenmesi zorunludur. Damar ve sinir bağlantısına sahip olmamaları
bu dokulara ait önemli bir özellik olurken kısa sürede ekildikleri bölgeye
tutundukları görülür.
Greft Sayısı Ne Kadar Olmalıdır?
Saç ekimi
sırasında doğal bir görünüm elde edilebilmesi için dikkate alınması gereken
konular olur. Bunlar arasında; ekim yapılacak saçın yönü, saç köklerinin uzama
açıları, saç renklerinin eşit oranda dağıtılması gibi birçok konu
bulunmaktadır. Greft Sayısı Ne Kadar
Olmalıdır? Merak edildiğinde ise santimetrekare başına bu hesaplama
yapılır.
Her kişinin
kafa yapısı birbirinden farklıdır. Bundan dolayı da sabit bir greft sayısından
bahsetmek oldukça zordur. Santimetrekare başına ortalama 25-30 adet greft
uygulaması yapıldığı bilinirken bu sayede ideal olan sayı yakalanmış olur.
Bu oranın
yakalanabilmesi ise hastanın durumuna bağlı olarak değişir. Donör bölgede
yeterli sayıda greft bulunması işlemlerin yapılabilmesinde gerekli olan ön
koşuldur. Normal bir saçlı derideki saç köklerinin sayısı yaklaşık olarak
180-200 aralığında seyreder.
Saçın
yapısı altta yer alan derinin, seyrelme oluştuğunda görünmesinde etkili bir
unsurdur. Kişilerin saç yapısına bağlı olarak değişen bu durum her bireyde
farklı bir seyir izler. Greft hesaplaması yapılırken uzman bir doktor
kontrolünde bu işlemler gerçekleştirilir.
Bundan
dolayı da hastanın doktorla yapacağı ön görüşme sonuçlarına göre hareket
edilir. Saç ekimi yapılacağı zaman santimetrekarede 180-200 saç kökü bulunması
dikkate alınırken saçsız alanın büyük olması durumunda bu oranların doktor
tarafından yeniden gözden geçirilmesi gerekli olabilir. Bu durumda da oranda
azalma yaşanması kaçınılmaz olur.
Ekim işlemi
sırasında donör bölgeden alınacak saçların yeterli olması gerekirken nakledilen
saçların yüksek oranda tutunması öncelikle amaç edinilir. Muayene sırasında
greftlerin hesaplanabilmesi için bazı araçların kullanılması zorunludur. Saç
grefti hesaplama araçları bundan dolayı kullanılır. Tüm baş için gerekli
olabilecek saç köklerinin öğrenilebilmesi bu yöntemle mümkün olur.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Saç ekimi yaptırmak için araştırma yaparken yazınızı gördüm. Faydalı bilgiler için teşekkür ederim çok yardımcı oldunuz :)
YanıtlaSilYazımı faydalı bulmanıza sevindim ☺️
Sil